Süper Lig’de 2022-2023 dönemi başladı. Birinci hafta maçlarında sürpriz sonuçlar çıktı. Haftanın en kuvvetli maçında ise Antalyaspor ile Galatasaray karşı karşıya geldi. Sarı Kırmızılılar şimdi ligin birinci haftası olmasına karşın Antalya’da çok kritik bir galibiyet alarak moral buldu. Yeni transferleriyle lige savlı bir giriş yapan Galatasaray’da son olarak Lucas Torreira ve Dries Mertens takıma katıldı. İki futbolcunun transferi dikkatleri çekerken Sarı Kırmızılılarda yıldız transferleri devam edecek.
Galatasaray Başkanvekili Erden Timur, “Birçok oyuncu ile görüşüyoruz. Bir durum için birebir anda 4-5, bazen 6-7 oyuncuyla pazarlık halindeyiz. Bu oyuncular da daima benzeri düzeyde. Bu türlü pazarlık ederseniz eliniz kuvvetli oluyor ve o denli hakikat sayılara gidebiliyorsunuz. Bu sayı düştüğü anda kendinizi mahkum hissedebiliyorsunuz. Sanchez de görüştüğümüz, çok kıymetli ve büyük bir oyuncu ancak diğer oyuncular da var. Hepsiyle süreç devam ediyor.” sözlerini kullanmıştı.
Kadrosunu Abdülkerim Bardakcı, Kazımcan Karataş, Sergio Oliveira, Haris Seferovic, Leo Dubois, Fredrik Midtsjö, Lucas Torreira ve Dries Mertens ile güçlendiren Galatasaray’da Victor Nelsson’un gruptan ayrılması durumunda iki stoper, on numara, kanat forvet ve forvet bölgelerine transfer yapılması gündemde.
Milliyet muharrirlerinden Mustafa Anıklı, Galatasaray’ın transferde siyaset değiştirdiğini ve Fatih Terim’in geçtiğimiz dönem başlattığı ençlik projesinin çabuk sona erdirildiğini belirtti.
Mustafa Anıklı’nın yazısı şu halde;
Önceki yıllarda Fenerbahçe, geçen dönem Beşiktaş için yakıştırılan “transfer şampiyonu” unvanı, şimdiden Galatasaray’a geldi bile… Merhum Mustafa Cengiz’in, “Bas bas paraları Leyla’ya” diye sitem ettiği rakiplerin birebirini, artık Cim-Bom yapıyor. Alınan her futbolcu için ya bonservis bedeli ödendi ya da imza parası…
Avrupa’da yok, lakin buraya gidebilme ismine yatırım çok… Torreira’yı, Seferoviç’i, Mertens’i kadroda gören Teknik Yönetici Okan Buruk keyifli, taraftar gelecek ismine umutlu… Üstelik, transferin burada kalmayacağı da söyleniyor.
Teknik Yönetici Fatih Terim periyodundaki, geleceğe dönük plan, çabuk patladı. Gençlik aşısının modası, Biontec aşısının popülerliğinden daha kısa sürdü.
4 milyon euroluk Mertens, Türk parasıyla 73 milyon lirayla tepe yaparken, imza parasız bile 53 milyon lira… Yeni stoper Abdülkerim’in 17 milyon lira aldığı ortamda, Galatasaray, tekrar “pamuk eller cebe” diyecektir. Demek de zorunda… Bu paraların yanında Kerem’e 8 milyon lira, Yunus’a üç para verirsen: problem, rahatsızlık had safhada olacaktır. Bunu önlemek için, Galatasaray İdaresi gerekeni yapacaktır.
Harcama limitine uyup uymadığını da biz değil, Kulüp Lisans Şurası sorgulayacaktır
“O SENE BU YILIN YENİ VERSİYONU”
Fenerbahçe’de, “O sene, bu sene” uygulamasının son versiyonu piyasada… Lider Ali Koç ile birlikte, her döneme “beyaz bir sayfa” ve başkan bir hoca ile başlayan Kadıköy’ün boğası, dönem sonu bitmeden başlıyor yıldızları saymaya!
Cocu dediler olmadı, Ersun Yanal dersen uymadı, yapay zeka ile buldukları Erol Bulut tutmadı. İsmail Kartal’ın cümle yaptıkları tuz-buz olurken, Jorge Jesus önderliğindeki “yapay fil”, züccaciye dükkanının tüm rafları ortasında dolanacak tahminen de, kim bilir?
“Daha birinci hafta” diyenlerin başında da Ali Koç var. Lakin ekipten ne kadar ümitvar? Onun da hatası yok aslında… Dünyaca ünlü hoca dediler; Jorge Jesus’u getirdi. Onun bir dediğini iki etmedi. Bu yok canıyla, onun her istediğinin işini bitirdi. Bu türlü olunca da pokerdeki en makûs el olan “beş benzemez”, Fenerbahçe olarak alana sürüldü.
Fenerbahçe Lideri, daha birinci maçtan kapı önü konuşmalarına başladı. Şimdi megafon taşımadı! Umarım da, o düzeye ulaşmaz. Lakin, yaşlı kurt Jesus’un inadı sürdüğü sürece, Arda Güler’in de, forma giyme beklentisi beyhude…
Fenerbahçe’deki “kadro mühendisliği”ndeki zayıflığını, saha içi kurgusunda da görüyoruz. Kendi alanındaki Dinamo Kiev maçında, iki ön libero Arao ile İsmail’i bir ortada oynattığı için eleştirilen, Arda Güler’i yok kararında gören, yeniden Avrupa kulvarında Lincoln’ü anlamsızca kesen Jesus için, Ümraniye maçı da başka bir garabetti. Samuel-Osayi -ne hikmetse – dinlendirilirken, 5 değişiklikte de Arda düşünülmemişse, gol ararken, iki golün sahibi Valencia kenara çekilmişse, olağan ki bunun hesabını verecek olan Jorge Jesus’tur.
Fenerbahçeli, idare ve teknik heyetten çok fazla bir şey istemiyor. 4 dönemde şampiyon yaptıkları Galatasaray, Başakşehir, Beşiktaş ve Trabzonspor’dan sonra, nihayetinde kendileri de, en azından bu defa şampiyonluğa ulaşmayı düşlüyor. Sarı-lacivertliler, bunların akabinde çıkacak 5. şampiyonu hazmedemez, Fenerbahçe’nin bu türlü bir duruma düşmesine katlanamaz. Bu bu türlü biline… Sabır taşı da çatlar.
SNIRSIZ YABANCI
İki gündür futbol gündeminde, baş sıralarda şu var; TFF yabancı oyuncu sayısında yenilemeye gitmiş, kulüpler 21 yabancı tescil ettirebilecekmiş!
Süper Lig statüsünde değişen tek husus var, onda da hiç o denli bir şey yok. Ancak “sosyal medya”nın gücü burada işte! Koca koca gazeteler, gazeteciler bile, “21 yabancı” safsatasına inanmış durumda…
Öyleyse doğrusu ne? Şu: Geçen yıl, yalnızca 14 yabancının tescil edilebileceği (uygulamada vize olarak yaptıkları) yolundaki kural, bu dönem kaldırıldı. Tescil konusunda bir hudut kalmadı. Dileyen, dilediği kadar yabancı transfer edebilir, tescil ettirebilir. Yani sınırsız…
Ancak, bunlardan 14’ünü A grup listesine alabilir. Ayrıyeten şayet sayısı 14 ise, bu yabancılardan birinin 24 ve daha küçük yaşta olması zarurî… Bir de, artı üç olarak bedellendirilen kontenjan var ki, birtakım kriterlere bağlı… Olmazsa olmazı; 21 ve daha küçük yaşta bulunması…
Futbolcunun, ülkesinin ulusal kadro alt yapılarında, 10 resmi maç oynamışlığı gerekiyor. Ya da, A yahut U21 Ulusal Kadrolarında üç maça çıkmaları da kâfi…
Sonuncu kriter ise, daha kolay; Brezilya, Belçika, Arjantin, Fransa, İngiltere, İspanya, İtalya, Hollanda, Portekiz, Danimarka, Almanya, Meksika, Uruguay, ABD, Hırvatistan, İsviçre, Kolombiya, Senegal, Galler ve İsveç’teki en üst yahut bir alt liglerde, toplamda 25 maçtan fazla mühlet almış olan futbolcu da artı 3 takıma alınacak.
İşin Türkçesi, yabancı gelsin de, nasıl gelirse gelsin.
Ancak A grup listesi dışında kalan ve mukavelesi devam eden her futbolcu için, 500 bin TL ceza var. Pardon, ismi fon bedeli!
Avrupa’da da, transferin tamamlanacağı eylül ayının birinci haftası, bilhassa takımları şişen ve elden çıkarmak zorunda kalan büyüklerden, Anadolu’ya çok ekmek çıkar.
ALANYASPOR’A BAKIN
Kulüpler, yalnızca kontratta değil, saha içinde de, sınırsız yabancı eğiliminde… Güya, tüm muvaffakiyet bu türlü geliyor.
Ancak 1. haftada çok farklı bir örnek vardı; Alanyaspor… Tam 7 Türk futbolcuyla alana çıktı ve birebir sayıda yerli ile bitirdi. Karagümrük karşısında, deplasmanda, 4-2 galip gelerek ikinci sıraya yerleşti. Teknik Yönetici Francesco Farioli, kalede Marafona varken, alt yapıdan gelen Yusuf’u, stoperde Mevlja varken Furkan ve Fatih’i, Marsilya’dan kiralanan Targhalline yerine Umut’u oynattı. Sonradan oyuna giren Erencan Yardımcı da, uygun bir vuruşla golünü attı.
Demek ki neymiş; her şey yabancı değilmiş…