Emek Partisi (EMEP), AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıklamasıyla detayları duyurulan “İlk meskenim, birinci iş yerim” isimli projesine dair açıklama yaptı.
“Devasa barınma problemine rantçı projeler merhem olmaz” başlıklı açıklamada, “Hükümet seçime gerçek konut hayali satıyor. Yüksek enflasyon, TÜİK dataları ve OVP’ye bakıldığında bile açıklanan toplumsal konut projesi işçiler için deva değil, belirsizliktir” denildi.
Sosyal konutun bir gereksinim olduğu, lakin bugüne kadar TOKİ ve inşaat şirketleri eliyle çözülmeyen barınma probleminin bu son proje ile de çözülmeyeceği belirtilen açıklamada, “Zaten sıkıntı sıhhatsiz şartlar ve yüksek kira fiyatları karşısında halkın barınma meselesini çözmek değildir. Tersine, halkın insanca şartlarda yaşama ve ucuz kira umudu seçim iktisadına bağlanırken, banka ve inşaat şirketlerine yeni rant alanları oluşturulmaktadır” tabirleri kullanıldı.
“Kira öder gibi” kredi borcu ödeyerek konut sahibi olmaya heveslendirilen kitlelerin, faizli borçların altında ezdirileceği belirtilen açıklamada şu tabirlere yer verildi:
“Erdoğan hükümetinin, kelamda ucuz konut siyasetlerinin bedelini de emekçiler, işçiler fazla mesai ile ağır çalışma ve boğazından kısarak yetersiz beslenme üzere bedellerle ödemektedir. Yıllardır ülkenin beğenilen yerlerini kar ve rant kaynağı haline getiren AKP iktidarı artık de “hazine yerleri mesken yapmak isteyen vatandaşlara verilecek” diyerek, yiyecek ekmek ve kirayı ödeyecek para bulamayan milyonları kira, arsa parası ve mesken inşaatı masrafları altında bankalara ezdirmek istemektedir. Tıpkı ödemez hale gelen çiftçilerin tarlasının, traktörünün haczedildiği üzere borç yükü altında ezilen personel işçilerde başını sokacak bir mesken umuduyla çektikleri kredileri ödeyemedikleri için konut ve yerleri bankalar tarafından haczedilecektir.”
ACİL OLARAK YAPILMASI GEREKENLER
Açıklamada, “herkese yaşanabilir bir konut” için acil olarak atılması gereken adımlar şöyle sıralandı:
• Boş konut stokları yerleşime açılmalı ve acil muhtaçlığı olan yurttaşlara tahsis edilmelidir.
• Kirasını ödeyemeyen ya da ödemekte zorlanan personel ve işçilere devlet tarafından gelirine nazaran kira takviyesi sağlanmalıdır.
• Devlet ve mahallî idareler insanca yaşanabilecek, sağlıklı ve ferah toplumsal konutların üretimi için bütçe ayırmalıdır. Gerekli kaynak başta monopoller olmak üzere kapitalistlerden alınacak vergilerden sağlanmalıdır. İşçiler gelirlerine nazaran kira vererek bu meskenlerde oturabilmelidir.
• Bu konutların planlama ve imal sürecine mimar ve mühendis odaları, sıhhat meslek örgütleri ve sendikaların iştiraki sağlanmalıdır.
• Kamuda çalışan personel ve işçiler için lojman hakkı geri getirilmelidir.
• Öğrenciler için kâfi sayıda fiyatsız yurt sağlanmalı ve bu sağlanana kadar gereksinimi olan her öğrenciye kira takviyesi verilmelidir.
• İşçilerin, kredi borcu yüzünden el konulan konutları geri verilmeli, el konulanlar da dâhil konut kredi taksitleri işçilerin ödeyebileceği formda düzenlenmelidir.
• İnşaat monopollerine ve müteahhitlere sağlanan her türlü hibe, kredi, teşvik vb. uygulama son bulmalıdır. “Mega projeler” kapsamında planlanan lüks konut üretiminden vazgeçilmelidir.